Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Deprem bölgesinde kimse mağdur edilmeyecek

Depremzedeler evlerine kavuşuyor…

Hatay’da yapımı tamamlanan 7 bin 275 konut hak sahiplerine teslim edildi.

Recep Tayyip Erdoğan, Hatay’da yapımı tamamlanan konutların teslim törenine katıldı.

2 ayda 75 bin konut teslim edilecek

Kura çekimini düzenleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2 ayda 75 bin konutun hak sahiplerine teslim edileceğini söyledi.

“Kimse mağdur olmayacak”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, felakette hayatını kaybeden canların acısının hâlâ yüreklerimizde taze olduğunu söyledi. “Kimsenin hakkı çiğnenmeyecek, kimse mağdur edilmeyecek.”Bu kelimeyi kullandı.

“Şehirlerimizin yeniden ayağa kalkması için çalışmalarımız aralıksız devam edecek.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinde yürütülen çalışmalara ilişkin şunları söyledi:

Görüldüğü gibi yalan üzerine kurulu bir eylem değil, hakikate dayalı bir inşa hareketidir. Bu sadece başlangıç. Depremden zarar gören kentlerimizi yeniden ayağa kaldırmak için çalışmalarımız aralıksız devam edecek. Bölge genelinde inşaatı devam eden 40 bin konutu, inşaatları tamamlanarak kademeli olarak hak sahiplerine teslim edeceğiz. İnşallah 2 ay içerisinde deprem bölgesi genelinde 75 bin konutun teslimatını tamamlayacağız. Amacımız önümüzdeki dönemde her ay 15-20 bin konut ve köy evini hak sahiplerine ulaştırmak. Böylece temel atma töreninden itibaren bir yıl içinde inşaatı tamamlama sözümüzü yerine getirmiş olacağız ve yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim etmiş olacağız.

“Deprem bölgesindeki kentlerimizde bu yaz ayları tam bir altyapı seferberliğiyle geçecek.”

Hatay ve diğer deprem kentlerinde yeni yerleşim birimleri inşa ederek ve yerinde dönüşüm yaparak tüm faydalanıcılarımızın ev veya işyerlerine sahip olmasını sağlayacağız. Defne Hastanesi için ne dediler? Böyle bir şeyin olmadığını söylediler. Ne oldu? Defne’yi yaptık. Bu kardeşiniz, bakanı ve tüm heyetiyle birlikte açılış törenini bizzat gerçekleştirdi. Çünkü hiçbir zaman gerçeği yalanlar üzerine kurmadık. Bu konuda vatandaşlarımızın gönül rahatlığı içinde olması, devletine ve bize güvenmesi gerekiyor. Kimsenin hakkı çiğnenmeyecek, kimse mağdur edilmeyecektir. Karşılıklı anlayışla, sabırla, çabayla, dayanışmayla aşamayacağımız hiçbir sorun yoktur. Aslında deprem bölgesindeki şehirlerimizde sadece konut ve iş yapmıyoruz. Bu şehirlerin meydanlarını, ana caddelerini tarihi ve kültürel dokularına uygun olarak yeniden düzenliyoruz. Bu şehirlerimizin altyapısını canlandırmak adına İller Bankamız aracılığıyla yerel yönetimlerimize 56 milyar liralık hibe desteği sağlıyoruz. İnşallah bu yaz ayları deprem bölgesindeki şehirlerimizde tam bir altyapı seferberliğiyle geçecek.

“Depremde kaybettiğimiz canların acısı yüreklerimizi acıtmaya devam ediyor.”

Başkan konuşmasında şunları söyledi:

Yaklaşık bir yıl önce 6 Şubat sabahı erken saatlerde yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremde kaybettiğimiz canların acısı, ilk günkü tazeliğiyle yüreklerimizi yakmaya devam ediyor. Bu vesileyle depremde kaybettiğimiz 53 bini aşkın vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize sağlık diliyorum. Yüzyılın felaketinde yaralanan 107 bini aşkın vatandaşımıza başsağlığı diliyorum.

“Çok şükür milletimiz bu acı ve tarihi sınavı başarıyla geçti.”

Deprem 11 il, 124 ilçe, 7 bine yakın köy ve mahallede ağır hasara neden olurken, 14 milyon vatandaşımız afetten doğrudan etkilendi. Öyle ki depremde yıkılan yaklaşık 39 bin binanın 26 bininde arama kurtarma çalışması yapılması gerekti. Ayrıca 200 binin üzerinde ağır hasarlı binayla karşılaşıldı. Deprem bölgesine 1 milyon çadır gönderildi, 215 binin üzerinde konteyner kuruldu, 349 bin haneye kira yardımı yapıldı, taşınma ve destek ödemeleri yapıldı. Büyük felaketler ve büyük acılar aynı zamanda milletlerin birlik, beraberlik, kardeşlik ve gücünün sınandığı dönüm noktalarıdır. Çok şükür milletimiz bu acı ve tarihi sınavdan başarıyla geçti. Yüzyılın felaketini yüzyılın dayanışmasına dönüştürerek o zor günlerin geride kalmasını sağladık.

“Türkiye tek yürek, tek bilek oldu”

Devletimiz tüm imkanlarıyla anında harekete geçerken, Türkiye tek yürek ve birlik olurken, milletimiz de depremzede kardeşlerinin yanına koştu. Deprem bölgesinde müdahale çalışmalarına toplam 650 bin işçi katıldı. 11 bin 500’ü yabancı ekip olmak üzere 35 bin 250 arama kurtarma çalışanımıza, 142 bin güvenlik korucumuza, sağlık çalışanlarımıza, madencilerimize, ormancılarımıza ve gönüllülerimize şahsım ve milletim adına teşekkür ediyoruz. .

“Deprem bölgesine 150 bin tır yardım malzemesi gönderildi.”

Aynı şekilde bölgede yürütülen çalışmalara 20 bin iş makinesi ve araç, 141 helikopter, 182 uçak ve 23 gemi katıldı. Deprem bölgesi geneline 150 bin tır yardım gönderilirken, 20 milyon gıda kolisi dağıtıldı. Günde 4 milyon kişiye yemek hizmeti verildi. Aslında bu felaket bir bakıma dünyanın en büyük arama-kurtarma ve güzelleştirme operasyonudur. Afet sonrası hem enkaz kaldırma hem de imar çalışmalarının en hızlı şekilde yürütüldüğü bir örneği bir kez daha hep birlikte yaşadık. Deprem sonrasında şehirlerine, ailelerine, işyerlerine ve arsalarına sahip çıkan, zor şartlara rağmen evlerinden çıkmayan vatandaşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.

“Allah bir daha ülkemize ve milletimize böyle felaketler yaşatmasın”

Kısa bir süreliğine de olsa ayrılsalar da geri dönüp ülkelerine tüm kalbiyle sarılan kardeşlerimiz de yine teşekkürü hak ediyor. Bu felaket, bize öğrettiği pek çok dersin yanı sıra, tüm aksi çabalara rağmen ülkemizde devlet-millet dayanışmasının en üst düzeyde olduğunu da gösterdi. Sayısız insanımız gerek kendi isteğiyle gelerek, gerekse çeşitli şekillerde destek vererek, en önemlisi duaları ve gözyaşlarıyla depremzede vatandaşlarımızın acısına ortak oldu. Bu kadar vefalı, bu kadar özverili, bu kadar fedakar bir milletin evladı olmaktan gurur duyuyoruz. Mutluluğun paylaştıkça arttığını, acının da paylaştıkça katlanılabilir hale geldiğini yaşayarak gördük ve öğrendik. Ülkemize ve milletimize bu tür felaketleri, bu tür imtihanları bir daha yaşatmamasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyoruz.

“Depremden en çok zarar gören şehir Hatay”

Hatay, depremde can kaybı ve yıkılan bina sayısı açısından en fazla zarar gören il oldu. Depremin ardından ikinci gün Hatay’a geldiğimizde karşılaştığımız manzarayı asla unutmadık ve asla unutmayacağız. İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Hatay’ın yaşadığı yıkım gerçekten büyüktü. Hatay’ın bu büyük felaketten sonraki durumunu görünce gözleri yaş dökmeyen, yüreği ağırlaşmayanların yüreği kurumuş demektir. Elbette depremden sonra kış şartlarının daha da elzem hale geldiği bir dönemde önceliğimizi arama kurtarma faaliyetlerine ve acil ihtiyaçların karşılanmasına verdik.

“Çok çalıştık, çabaladık”

Hatay’da kurulup dağıtılan çadır sayısı 286 bine, konteyner sayısı 57 bine ulaşırken, yurtlarda ve kamu tesislerinde 38 bin kişiyi ağırladık. Ayrıca kırsal kesimde 14 bin 664 konteyner kurarak 57 binden fazla kişiye geçici barınma imkanı sağladık. Sonraki aylarda Hatay’ı tekrar tekrar ziyaret ederken, kaybettiğimiz canları elbette geri getiremeyeceğimizin ancak diğer tüm kayıplarımızı telafi etmenin görevimiz olduğunu sizlere söz verdik. Fetihlerle, dualarla, hüzünlerle teslim ettiğimiz canları anarken, bir yandan da sizlere verdiğimiz sözleri birer birer yerine getirmek için canla başla çalıştık. Enkazı kaldırırken bir yandan da hızla imar ve restorasyon çalışmalarına başladık. Bugüne kadar kentte yıkılan 14 bine yakın binanın, acil yıkılan yaklaşık 23 bin binanın, ağır hasarlı 56 binin üzerinde binanın da yüzde 97’sinin enkazını kaldırdık.

“150 bine yakın faydalanıcı tespit ettik”

Elde edilen bulgular ışığında Hatay’da 135 bin 589 konut, 15 bin 599 iş yeri ve 777 ahır olmak üzere toplam 150 bine yakın faydalanıcı tespit ettik. Detaylı çalışmalar sonucunda deprem bölgesindeki yararlanıcı sayısı 390 bin olarak belirlendi. Bugünkü kura töreninde il ve ilçe merkezlerinde 6.572, kırsal kesimde 703 olmak üzere 7.275 hak sahibinin konutlarının anahtarlarını teslim ediyoruz. Yararlanıcılarımıza yeni evlerinin hayırlı, uğurlu ve bereketli olmasını, evlerinde sağlık, huzur ve mutlulukla yaşamalarını diliyorum.

“Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının en büyük başarısı Hatay’ın vatana ilhakı olmuştur”

Depremin yarattığı yıkımı şehirlerimizin toparlanması ve vizyon sahibi şehirlere dönüşmesi için bir araç haline getirmeye çalışıyoruz. Çünkü bin yıldır vatanımız olan bu toprakları çocuklarımıza, bizden yüzyıllar sonra da hayatlarını devam ettirebilmeleri için miras bırakacağız. Şehirlerimizi tarihi ve kültürel zenginliklerini koruyarak, kimlikli yerleşim yerleri olarak geleceğe ne kadar taşıyabilirsek, üzerimize düşen görevi o kadar hakkıyla yapmış olduğumuzu düşüneceğiz. Yaşadığımız her felaket, maruz kaldığımız her baskın, karşılaştığımız her felaket, bize milli birliğimiz ve devletimizin gücünü hatırlatıyor. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının en büyük başarısı Hatay’ın vatana bağlanmasıydı. Türkiye Yüzyılında Hatay dahil ülkemizin her karışını güven içinde, huzur içinde, refah içinde yaşayabileceğimiz bir ülkeye dönüştürmek için çabalıyoruz.

“Ülkemizi her açıdan dünyanın en güçlü 10 ülkesi arasına sokma aşamasındayız.”

Sorunlarımız, eksikliklerimiz yok mu? Elbette var. Ama şükürler olsun ki tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dediğimiz büyük ve güçlü Türkiye’ye ulaşma kararlılığımız hepsinin üstündedir. Ülkemizin potansiyeli, imkanları ve gücü bu hedefe ulaşmamız için yeterlidir. Bize düşen tek şey saflarımızı sıklaştırıp birlik ve beraberlik içerisinde çok çalışmaktır. Türkiye, özellikle son 21 yılda yaptığı atılımlarla siyasi, ekonomik ve askeri açıdan bölgesel ve küresel güç olma yolunda önemli ilerlemeler kaydetti. Artık bunu geliştirme ve ülkemizi her açıdan dünyanın en güçlü 10 ülkesi arasına sokma aşamasındayız. Hedeflerimize gerçek bir kararlılıkla ilerlerken başta deprem felaketleri, terör saldırıları ve ekonomik tuzaklar olmak üzere beklenen tehditleri birer birer ortadan kaldırmaya kararlıyız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu